BİR ÖZGÜRLÜK ANI

Ruhumuz hangi zaman diliminde özgür hissediyordur, kim bilir? Uçsuz bucaksız hayaller aleminde gezinirken mi, yoksa bir yerlerde yaşam mücadelesi verirken mi? Yağmurlu bir havada pencerenin önünde damlaları yarıştırırken mi, kartondan yapma evinde dinmesini beklerken mi? Bana sorarsan arada bir yerlerde; bazen bir hayalin, bazen bir acının içine hapsolmuşken… Uzun zamandır hayal kurmuyorum ama istiyorum. Sıcacık…

POSTMODERN ÇUKUR

Postmodern çukurAramıza hoşgeldinBuyur bilmen gereken budurDaha fazlasını istersen öğrenebilirsin Descartes kim?Neydi onun icadıKaç yaşında öldüNereye gömüldü? Et merak et merak merak et merakİstediğini değil istediğimiziTekrar tekrar iste dinle tekrarÖğren kaldırma gözünün perdesini What is dualismIs plato a dualist?More results are waiting for youKimse terkedemez postmodern çukuru

PARANOYAKLAŞTIRAN BİR FİLM: THE TRUMAN SHOW

Henüz Wachowski Kardeşlerin WB’yi iyi bir film çekeceklerine ikna etmeye çalıştıkları zamanlarda Andrew Niccol, Paramount’u ikna eder ve Truman Show’un yapımına başlanır. Peter Weir ve Jim Carrey, kendi tarzlarını yansıtarak dünyanın gerçekliğini sorgulatan en başarılı işlerden birisini ortaya çıkartırken aynı zamanda henüz o dönemlerde yeni başlayan reality show ve ürün yerleştirme konularını da çok güzel…

“SON” KAVRAMININ UNUTULDUĞU SERİLER

Sevilen filmin devamının gelmesi âdettendir. Genellikle devam filmleri çuvallar ancak bazıları başarıya ulaşır. Başarı, bazen seyircinin takdir etmesi anlamına geliyorken bazen yapımcının tatmin olması anlamına gelebiliyor. Hatta tatmin olan bu yapımcılar daha fazlasını isteyebiliyor. İşin çığırından çıktığı nokta da tam olarak burası. Bir önceki filmin adını kullanarak yapılan filmlerin sonu gelmeyebiliyor. Sizin için bitmek bilmeyen…

ONLAR YAŞIYOR, BİZ UYUYORUZ!

They Live, 1988 yılında çıkan , John Carpenter’ın yazıp yönettiği en politik filmlerinden biridir. Soğuk Savaşın sonuna denk gelen yıllarda, Reagan döneminde, yükselişe geçen kapitalizmi, tüketim toplumunu ve insanlara dayatılan sahte gerçekliğin yine insanlar tarafından kabul edilmesini neredeyse her sahnesinde eleştiren bir film olarak karşımıza çıkıyor. Film, tüketim toplumunun daha çok tüketmesiyle birlikte zenginleşen uzaylılar ve…

TÜRKİYE’DE SYNTHPOP

Synthpop, Synthesizer’ın baskın olarak kullanıldığı, new wave türünün alt kollarından biridir. Elektro pop ve teknopop olarak da bilinir. 70’li yılların sonunda ortaya çıkmıştır. Modern Talking, Bad Boys Blue, Camouflage, Yazoo, Erasure, Human League ve Pet Shop Boys gibi gruplar bu türün öncüleri sayılabilir. Synthesizer, kelime anlamı olarak ‘’Sentezleyici’’ anlamına gelmektedir. Synthesizer’ın içerisinde bulunan osilatörler elektrik…

FIRAT EKSPRESİNDEN

Soluk iğde ağaçlarıDağlar her tarafta sapsarıYeşil uzun kavaklarFırlıyor vadilerden zıpkın gibi Yolun verdiği ürpertiHırkanı sarıyor sanaYolları ve rayları dağlaraFırat’ın kolları aşağıda anne gibi Bir türkü tutturmuşsunEvini unutmuşsun çoktanDerdini yollara çalmışsınTutmuşsun rayların paslı ellerini

DİNLE-YE-MEYENLER

Gözlerini, karşısında heyecanla ona bir şeyler aktaran adamın gözlerinden ayırmamaya gayret ediyordu. Bakışları azıcık sağa kayacak olsa gözleri, adamın sağ tarafındaki sakalla saçın birleştiği yeri -favori deniyordu muhtemelen- sol tarafındakiyle kıyasa geçiyordu hemen. Dediklerini anlayabilmek, en azından duyabilmek için mücadele verdiği açıktı. Kurduğu cümlelerin hiçbiri üstünde düşünüp tahayyül etmeye çalışmıyordu, çünkü eğer öyle yaparsa bir…

TÜRK SİNEMASININ KANUN YAZARI: ÖMER LÜTFİ AKAD

Türk sinemasında bir devri kapatıp yeni bir devri açan ve gelişmesine de katkılarda bulunan bir üstaddır Ömer Lütfi Akad. Çektiği “Kanun Namına” filmiyle Yeşilçam dönemini başlatmıştır. İlk kez sinema dilinin kurallarına uygun olarak film çektiği için de Türk sinemasının gerçek kurucusu olarak görebiliriz. Önemli eserleri Vesikalı Yarim, Hudutların Kanunu ve de Gelin – Düğün –…

ŞEYTAN VE SAMURAY: 47 RONİN

Japonların en değer verdikleri hikayelerden birisi olan hikayemiz evrilmiş, fantastik ögelerle beslenmiş, ana kahramanları arka plana atılmış, bütün para şaşaalı dövüş sahneleri yerine manzaralara harcanılmış ve bunların sonucunda filmimiz başarısızlığı ile ün yapmıştır. Son Samuray filminde Japon kültürüne sızan Hollywood bu filmde hızını alamayıp Japonlara İngilizce konuşturmuştur. Filmi satamayacağız diye korkulup yapılan hatalar filmin satılmasına…